5.06.2012

Medeniyetten kafayı yemek.

0 vidividi
Yalnızlıktan ve sakinlikten kafayı yemiş bir milletin yaşadığı bir ülkede yaşıyorum. Uçaktan indiğin anda his edersin, terkedilmek üzere olunupta son anda mecburiyetten kalınmış gibi bir hal var burada. Turist olarak gelinse bile gezip gorecek pek bir yer yok. Her yerde bir yalnızım dostlarım diye tribe girinmişlik, her şeyde ayrı bir mantık hatası. 
Yerlileri ya çok medeni ya da görgüsüzün düz alası. Şehirden uzak yaşayan kesim - özellikle 35 yaş üstü - bir tuhaf bir dünya bana çalışıyor havası besliyor. Medeni kesim pek bir samimiyetsiz. Gençlerde bir türlü anlam veremediğim bir öz güven eksikliği. Her yer gibi burasıda alışınca kolay kolay kopulamayan yer ama. Hoş ben bir yerden/şeyden/kimseden kopma konusunda o kadar başarısızım ki, ahır da yaşasam aynı cümleyi kurardım kesin. Kendi içimde kopuyorum hatta sıkılıyorum kendi içimde dalga geçecek kıvama geliyorum ama kopamıyorum, sanki bir sorumluluğum varmış gibi his ediyorum. Etrafımda ki her şey bir sorumluluk alınması gerektirecek şeyler, etrafımda ki sorumsuzlukların sorumluluğunu almaktan kendi hayatımın sorumluluğunun....


Kısa bir tatile çıktım, döndüğümden beri sanki evren bana ''neye döndün mal'' mesajı vermeye çalışıyor. İşin aslı burası benim döndüğüm ''evim'' değil, benim bir ''evim'' yok, ait olduğum bir yer yok. Dönmek karşılamıyor aslında benim yaptığım şeyi, bende ki gitmek. 
off ne bileyim ben ya!
Read full post »
Blogger tarafından desteklenmektedir.