9.07.2010

BosEv

Aile baskisindan kurtulmak isteyen kizcagizlarimiza iki tavsiyem var.
1 cok para kazanmak, 2 evlenmek.
Birinci şık ailesi zenginlere pek uymadigindan ikinci secenek herkese uygun, hemen hemen her aileye isleyen, rahatlatici bir islemdir. Simdi ailemizin bizi evlendirecekleri beyinsizlerin ailemizden bir farki olmayacak zaten diye düsünenlere bu cözüm önerisinin mucizevi ikinci asamasini söylüyorum: BOSANMAK.
Evet dogru okudunuz, bosanmak. Zira bu bekaret denen körolasica illeten belediye izniyle kurtuldugunuzda artik hersey cözümlenmis oluyor. Ben anladim ki bu namus denen sey aslinda bekaret demek. Baska anlami varsa da zaman icinde kaybolmus. Namus=bakire kiz..
Bosandikdan sonra artik daha serbest olacaksinizdir, cünkü artik ''kaybede bileceginiz'' biseyiniz yoktur. Böyle düsününce dul kadina artik bitmis gözüyle bakanlari anlaya biliyorum. Ama o ''bitmisligin'' getirdigi özgürlügü düsünsenize? Yalniz bile yasiyabilirsiniz! Hele ki aileniz zaten sizi kurtulmasi gereken bir yük olarak görüyorsa!
Bu isin en kötü yani, insanin sevmdigi biriyle sirf bu baskidan kurtulmak icin evlenmek zorunda olmasi oluyor. Ama onun da bir cözümü var, biriyle anlasarak evlenmek. Bosanmaya anlasmak yani.. tabi önce bunu yapabilecek birini bulmak lazim, bi de onun bu iste ki cikari var.. O artik buldugunuz kisiye bagli olur sanirim.. yada bu duruma size platonik asik olanlar kullanila bilir, kurtar beni bu hayattan necati diyerek.. tabi necati eli eline deymeden seni kurtarirsa ne ala.. yoksa daha ticari tekliflerle, bir is ortakligi gibi..
Keske böyle kurumlar olsa.. sahte evlilik sirketleri, parasini verip evlenile bilse.. Mecburi seyler (aile ziyaretleri falan fistan) disinda görüsülmese.. Isim bile buldum: BosEv (bosanacak evliler) 
Para ne alaka diye düsünen varsa, ki burayi okuyan varmi da düsünen olsun onu da bilmiyorum ya neyse.. ailelere parayi koklatikca, hatta koklatmaktan ziyade onlari paraya bogdukca ''amaaan yavruuum, caniim yavruuum'' moduna geceni coktur. Ben sahsen cok gördüm. Bu yüzden ''mutluluk parayla alinamaz'' diyenin alnini karislarim.. ha belki ask mesk zirt pirt falan satin alamazsiniz, ama insan satin alirsiniz.. aldiginiz insanin tüm haklari artik size ait oldugundan onun sevmediginiz huylarini istediginiz sekile sokarsiniz..

Bu yazinin altinda ki asil metin: Bu yasim da bu saate markete gidebilmek icin babamdan azar isitmek, ve hicbirsey yapamamak üstüme bir fil oturmus gibi his ettiriyor!

Yamuk yumuk sacma sapan bi yazi oldugundan yazi tipinide yamultum..

2 vidividi:

Sethplay dedi ki...

Bence hiç de saçma bir yazı olmamış. Alt metnin de özgürlüğü anlatan iyi bir yazı. Ne yazık ki ülkemiz de bayanlar istediği an istediği şeyi yapamayacak kadar sınırlı yaşıyor hayatı. Bu sınırı koyan bazen çevresel etkiler (mahalle baskısı) iken bazen de kendileri oluyor. Örneğin yapmayı isteyip yapabileceği şeyler olduğu halde birçok şeyi yapmaktan çekinen insanlar var. Keşke bu böyle olmasa ama bu sınırı koyan iki etken de çok güçlü. Keşke herkes istediği an istediği şeyi yapacak kişisel özgürlüğe sahip olsa. Bu sadece bayanlar için değil erkekler için de ama olmuyor. Son olarak şöyle bir örnek vereyim, Nicolas Cage Wild Aat Heart adlı filmde yılan derisi bir cekete sahiptir ve şöyle der; Bu ceket benim bireysel ve kişisel özgürlüğünün simgesi... Bekaret de bayanlar için böyle sanırım, bireysel ve kişisel (esirliğin) özgürsüzlüğünün (özgürlüksüz ilginç oldu) simgesi.

zey0zey dedi ki...

nasılda haklısın !!! =)ayrıca burayı okuyanlar var tabi mesela ben =)

Blogger tarafından desteklenmektedir.